Güneş’e Giden Uzay Aracı, 1 Milyon Derecede Nasıl Erimedi? Hayır, Materyalinden Ötürü Değil!

“Parker Solar” isimli uzay aracı, 2021 yılında “Güneş’e dokunma” misyonunu yerine getirdi. Güneş’in üst atmosferine bir dalış yaptı.

Peki nasıl oldu da 1 milyon derece sıcaklıktan sağ çıkabildi? Erimeden bu türlü bir şeyi yapması nitekim mümkün mü?

Güneş’in üst atmosferi, 1 milyon derecenin üstünde.

“Korona” denilen bu katmanın sıcaklığı, rastgele bir metalin en yüksek erime noktasından bile yüzlerce kat daha yüksek. 

Güneş’e dokunan sondanın gereci ise hafif karbon köpükten yapılmış, soğuk kalma konusunda nitekim düzgün iş çıkarabilen ileri teknoloji bir kalkanla kaplı. Yeniden de bu kalkan bile 1 milyon derece sıcaklığa dayanabilecek kadar güçlü değil.

Burada işin içine biraz fizik karıştırmamız gerekiyor.

Isı (farklı sıcaklıklara sahip iki şey ortasında güç aktarma işlemi) olmadan da sıcaklık (maddenin bir özelliği) elde etmek mümkün! Isı, ısı kaynağına ve ısıtılan şeye bağlı. Tıpkı sıcaklığa sahip iki unsurun, her vakit birebir ölçüde ısıya sebep olması gerekmiyor.

Mesela fırında bir yemek pişirdiğinizi düşünün. Elinizi fırının içine soktuğunuzda yanmaz lakin fırının içindeki metale yahut cama dokunduğunuzda yanar zira hava, metalden daha az ağır.

Bilgileri aldığımıza nazaran asıl mevzumuza geri dönelim.

Güneş’in korona katmanındaki parçacıklar, çok az ve birbirinden uzak. Yoğunluğu, Dünya’nın atmosferinden çabucak hemen 10 trilyon kat daha az. Yani uzay aracı bir parçacıkla çarpıştığında, metalin erime sıcaklığına kadar ısıtmaya neden olamıyor.

Bu yüzden Parker Solar, Güneş’in atmosferinde geçirdiği birkaç saatlik seyahatinde 1400 dereceden fazla ısınmadı bile. Hatta aracın içi en fazla 30 dereceye kadar soğudu. Ortalama bir yaz sıcaklığı kadar! Kim bilir, tahminen bir gün biz de bu türlü bir uzay aracının içinde Güneş’e seyahat yapabiliriz…

Aşağıdaki içeriklerimiz ilginizi çekebilir: